BOLİVYA, SUCRE (ANAYASAL BAŞKENT)

Dün, Bolivya’nın anayasal başkenti Sucre’deydik. Bu başkent meselesi biraz karışık. 1825’te Bolivya, bağımsızlığını Sucre’de ilan etmiş ve anayasalarına da “Başkenti Sucre’dir” yazmışlar. Fakat gelgelelim zaman içinde meclis dahil tüm resmi kurumlar La Paz’a taşınmış. Ülke, fiilen La Paz’dan yönetiliyor yani. De Facto başkent, La Paz. Sucre, sömürge mimarisi bembeyaz binaları, düzenli yolları ile Bolivya’nın en güzel şehri ve UNESCO Dünya Kültür Mirası alanı. Bir çok üniversite de burada ve üniversite gençliği şehre ayrı bir dinamizm katmış. Gece Sucre’de kaldık. Şimdi ise otobüsle 4.800 metre yükseklikteki And Dağları’nı aşarak Potosi üzerinden Uyuni’ye doğru yol alıyoruz. Potosi, zengin altın ve gümüş madenleri nedeniyle 16. yüzyıldan dan itibaren İspanyolların akınına uğramış. Madende çalıştırılmak için yerel halk yetmeyince, Afrika’dan köleler getirilmiş. Yüzbinlerce yerli ve köle, madenlerdeki kötü çalışma koşulları ve açlıktan ölmüş. 100 yıl içinde bölgeden 185 ton altın ve 16 milyon ton gümüş çıkartılarak İspanya’ya taşınmış. Hani Avrupa şehirlerinde, hayranlıkla seyrettiğimiz saraylara sıvalı altınlar var ya, işte bu altınlar!!!!